Namaz :
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler)
[ Kutadgu Bilig, 1069]
camāˁat bile [ile] kıl farīża namāz
Farsça namāz نماز "1. saygı veya ibadet amacıyla yere kapanma, temenna, 2. İslami ibadet biçimi" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça aynı anlama gelen namaç veya namāz sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Avesta (Zend) dilinde nəmah- "temenna, ibadet" sözcüğü ile eş kökenlidir.
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler)
[ Kutadgu Bilig, 1069]
camāˁat bile [ile] kıl farīża namāz
Farsça namāz نماز "1. saygı veya ibadet amacıyla yere kapanma, temenna, 2. İslami ibadet biçimi" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça aynı anlama gelen namaç veya namāz sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Avesta (Zend) dilinde nəmah- "temenna, ibadet" sözcüğü ile eş kökenlidir.
Namaste :
çevrelerini saran ve gülümseyerek geleneksel selamlarını verip 'Namaste' diyen halk onları da gülümsetiyor
Sanskritçe namastē "«sana boyun eğiyorum», Hintçe selam sözü" sözcüğünden alıntıdır. Sanskritçe sözcük Sanskritçe namas नमस् "boyun eğerek saygı gösterme, temenna etme" sözcüğünden türetilmiştir.
Sanskritçe namastē "«sana boyun eğiyorum», Hintçe selam sözü" sözcüğünden alıntıdır. Sanskritçe sözcük Sanskritçe namas नमस् "boyun eğerek saygı gösterme, temenna etme" sözcüğünden türetilmiştir.
Salâ : Arapça ṣlw kökünden gelen ṣalā(t) صلاة "secde, secde ederek yapılan ibadet, namaz" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Aramice/Süryanice aynı anlama gelen ṣəlū, ṣəlūthā צְלוֹתָא sözcüğünden alıntıdır. (Kaynak: Jastrow, Dict. of the Targumim, Talmud Bavli etc. sf. 1282.) Bu sözcük Aramice/Süryanice ṣly kökünden gelen ṣəlā צְלָא "eğilme, bükülme, dönme" fiilinden türetilmiştir.
NAMAZ TEMEL YOGA'NIN 5 HAREKETİNİ İÇERİYOR
Namaz, hem fiziksel olarak hem de ruhen bilinçli ve incelikli bir şekilde kılınmalıdır. Namazın manevi önemi hakkında pek çok tartışma vardır. Fakat fiziksel önemi çoğu zaman göz ardı edilmektedir.
Bir defasında secdedeyken dikkatim dağıldı ve düşünmeye başladım "Hey, bu yoga hareketlerinden bir tanesi" diye! Hayatımda hiç yoga yapmadım fakat yoganın faydalarını biliyordum ve hep yapmak istiyordum. En sevdiğim yoga hareketi "Balasana" diye adlandırılan çocuk pozisyonuydu. O, secde pozisyonunun neredeyse aynısıydı! Yoga ve Namaz arasındaki benzerlikleri çıkarmaya başladım. Hepsi de temel yoga hareketleriydi!
Burada Namaz hareketlerinin Yoga hareketleriyle olan benzerliklerini ve onların sağlığa olan faydalarını keşfedeceksiniz:
KIYAM- NAMASTE:
Kıyam ve Namaste esnasında, her iki ayağa da eşit dağılım vardır. Bu, sinir sistemini gevşetir ve bedeni dengeler. Beden pozitif enerjiyle yüklenir. Bu hareket sırtı dikleştirir ve vücudun pozisyonunu geliştirir. Bu pozisyonda Kurân'dan bir ayet (Fatiha sûresi) söylenir: ‘Bizi Hakikate erdiren yola hidayet et.’ Bazıları, bunun manasının vücudumuzdaki enerji merkezlerinin (çakraların) ayarlanması olarak yorumlamıştır. Kurân'dan daha başka ayetler de okundukça uzun sesli ā, ī, ve ū'nun ses titreşimleri kalbi, tiroiti, beyin epifizini, hipofiz bezini, böbreküstü bezlerini, ciğerleri temizleyerek ve canlandırarak uyarır.
RUKÜ - ARDHA UTTANASANA
Rukü ve Ardha Uttanasana bel, ön gövde, uyluklar ve baldırları esnetir. Kan üst gövdeye pompalanır. Bu hareket midenin, karnın ve böbreklerin kaslarını yumuşatır.
SON OTURUŞ - VARJASANA
Son Oturuş hareketi ve Varjasana ciğerleri toksinlerden arındırmaya yardımcı olur ve kalın bağırsağın bağırsak hareketlerini uyarır. Bu hareket, midenin içindekilerin aşağıya doğru inmesini zorlayarak sindirime yardımcı olur. Varisleri, eklem ağrılarını iyileştirmeye yardım eder; elastikiyeti arttırır ve leğen kemiği (pelvis) kaslarını güçlendirir.
SECDE - BALASANA
Secde, Namazdaki en önemli harekettir. Bu hareket beynin frontal korteksini uyarır. Kalbin beyinden daha yüksek bir pozisyonda olmasını sağlar; bu da kan akışını bedenin üst bölgelerine doğru, bilhassa baş ve ciğerlere doğru arttırır. Bu hareket zihinsel toksinlerin de temizlenmesine olanak sağlar. Bu pozisyon, mide kaslarının gelişmesine olanak tanır ve orta bölümdeki sarkıklığı önler. Hamile kadınlarda ceninin düzgün pozisyonda kalmasını sağlar, kan basıncını düşürür, eklemlerin esnekliğini arttırır ve stresi, endişeyi, baş dönmesini, yorgunluğu ortadan kaldırır.
TEFEKKÜR - MEDİTASYON
Pek çok insan Yoga'yı rahat meditasyon yapmasına yardımcı olması için yatıştırıcı direktiflerle yapar. Bir kişi yumuşak bir ses tonuyla ona nasıl nefes alınacağını, neyin hayal edileceğini ve ne hissedileceğini anlatır. Benzer şekilde, Kurân'ın okunması kişiye kılavuzluk eder. Şu var ki o size Namaz boyunca kılavuzluk yapmakla kalmaz, tüm yaşamınız boyunca yapar. Pek çokları meditasyonu onlara huzur verdiği ve günlük aktivitelerini kolaylaştırdığı için Aydınlanma kaynağı olarak tanımlandırır. Namaz tam da bu amacı gerçekleştirmektedir. Kılavuzluk etme ve huzur İslam'ın temel değerleridir; Namaz'ın günde 5 kez kılınması gerekmektedir. İslam'ın mistik yüzü olan Sufizm'in tefekkürü (İslami meditasyonu) odak noktası yapması için oluşturulması kayda değerdir.
Bunlar Namaz'la ilgili olan bazı yararlardır. Namazın diğer özellikleri ve Kurân okunmasının faydaları için psikoloji, sosyoloji, nörobilim ve daha da fazlasının görüşüne ihtiyaç vardır.
Şu halde, müslümanların 1,400 yıldan fazladır Yoga yaptığını söylersek doğru söylemiş oluruz. O halde, bir dahaki sefere eğer biri size Yoga yapıp yapmadığınızı sorarsa "EVET" deyin!
Namaz
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler)
[ Kutadgu Bilig, 1069]
camāˁat bile [ile] kıl farīża namāz
Farsça namāz نماز "1. saygı veya ibadet amacıyla yere kapanma, temenna, 2. İslami ibadet biçimi" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça aynı anlama gelen namaç veya namāz sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Avesta (Zend) dilinde nəmah- "temenna, ibadet" sözcüğü ile eş kökenlidir.
Nihai anlamı Sanskritçe námas-/namaskar ile aynıdır.
Namaste
çevrelerini saran ve gülümseyerek geleneksel selamlarını verip 'Namaste' diyen halk onları da gülümsetiyor
Sanskritçe namastē "«sana boyun eğiyorum», Hintçe selam sözü" sözcüğünden alıntıdır. Sanskritçe sözcük Sanskritçe namas नमस् "boyun eğerek saygı gösterme, temenna etme" sözcüğünden türetilmiştir.
Daha fazla bilgi için namaz maddesine bakınız.
Salâ : Arapça ṣlw kökünden gelen ṣalā(t) صلاة "secde, secde ederek yapılan ibadet, namaz" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Aramice/Süryanice aynı anlama gelen ṣəlū, ṣəlūthā צְלוֹתָא sözcüğünden alıntıdır. (Kaynak: Jastrow, Dict. of the Targumim, Talmud Bavli etc. sf. 1282.) Bu sözcük Aramice/Süryanice ṣly kökünden gelen ṣəlā צְלָא "eğilme, bükülme, dönme" fiilinden türetilmiştir.
.